Masajın Tarihi
Günümüzde masaj terapisi oldukça saygı duyulan ve tüm dünyada bütüncül bir tedavi yöntemi olarak kullanılmaya devam ediyor. Peki masaj bugünkü rahatlatıcı ve iyileştirici uygulama metoduna nasıl dönüştü?
Masaj Terapisi 5000 Yılda Nasıl Gelişti?
"Dokunmayı" bir tedavi metodu olarak kullanmanın kökleri antik dönemlere kadar uzanıyor. Doğu ve Batı'daki uygarlıklar, masajın sakatlanmalara iyi geldiğini, acıyı/ağrıyı hafiflettiğini ve hastalıkları tedavi edebildiğini fark ettiler. Bunların yanı sıra, bu tedavi yöntemi stresi azaltmaya yardımcı olabiliyor ve derin bir rahatlama hissi veriyordu.
Masaj terapisi, doğal tedavi sistemlerinin dinsel bir parçası olarak doğdu. Kültürel değişimlerle birlikte, tarihin farklı dönemlerinde toplumlar bu terapiyi "onursuz" olarak değerlendirdi. Bu tip tarihsel dönüşümlerden sonra, masaj terapileri modern çağlarda tekrar yükselişe geçti.
Hindistan'da Doğan Masaj (Günümüzden Yaklaşık 3000 Yıl Önce)
Hindistan'da ortaya çıkan geleneksel bütüncül medikal sistem "Ayurveda" olarak adlandırılıyor. Antik kahinler ve doğa bilimciler bu sistemi yıllarca sürdürülen çalışmalar, deneyler ve meditasyonla geliştirdiler.
Ayurveda prensiplerinin detaylandırılmış açıklaması günümüzden 1500 ve 500 yıl önce yazıldı. Bu metinlere göre Ayurveda; Hindistan ve Güneydoğu Asya tarafından benimsendi.
Ayurveda, insanların çevreleriyle uyum içinde yaşamadıkları zaman hastalıklara yakalandıkları inancına dayanıyor. Bu durumda hastalıkların iyileşmesi için, insanların kendileri ve onları çevreleyen dünya ile uyumlarını tekrar yakalayarak; doğal mental ve fiziksel dengelerini onarmaları gerekiyor. Bu şekilde insanlar doğal olarak iyileşme sürecine girebilirler.
Hastanın sağlık dengesizliğine ve yılın hangi zamanında olunduğuna göre, Ayurveda dengenin tekrar sağlanması için 5 duyunun çevreyle nasıl etkileşim kurması gerektiğini söyleyebilir. Ayurveda tedavileri; diyet ve bitkisel tedavi, aromaterapi, renk terapisi, ses terapisi ve dokunma terapisi olarak sıralanabilir.
Mısır ve Çin'de Ortaya Çıkan Masaj Kültürü (Günümüzden Yaklaşık 3000 ve 2500 Yıl Önce)
Masaj terapilerinin en erken yazılı kayıtları Mısır ve Çin'de bulundu. Mısır'daki bazı mezar çizimleri; başkaları tarafından masaja benzer uygulamalar yapılan insanları tasvir eder. Hatta Mısırlıların yaklaşık 2500 yıl önce refleksolojiyi yarattıkları düşünülmektedir. Bu sistemde, uygulayıcı ayak ve ellerdeki refleks bölgelerine veya spesifik noktalara basınç uygular. Bunun sonucunda, hasta bu noktalara bağlı vücut bölgelerinde yararlı bazı etkiler gözlemler.
Çin'de ise; masaj terapisinin medikal faydalarına değinen belgeler yaklaşık 2700 yıl öncesine dayanıyor. Çin geleneklerine bağlı masaj terapisi, dokunmanın ruhsal ve bedensel faydalarına inanan ve rahatlama için masajı öneren, geleneksel Çin tedavileri uygulayan doktorlar, dövüş sanatları uzmanları, Budistler ve Taoistlerin uzmanlıkları ve metodlarının birlikte işlenmesiyle geliştirildi.
Çin masaj metodları, hastalıkların enerji akışındaki dengesizliklerden meydana geldiği prensibinden yola çıkar. Masaj ve diğer spesifik beden çalıştırma teknikleri ile enerji, insan vücudunda uyum içerisinde akmaya başlar ve beden bu şekilde kendi kendini doğal olarak iyileştirmeye başlar.
Japonya'ya Masaj Terapisini Getiren Keşişler (Günümüzden Yaklaşık 1000 Yıl Önce)
Yaklaşık 1000 yıl önce Çin'de Budizm öğretisi çalışan keşişler, masaj terapisi gibi geleneksel Çin tedavi yollarını gözlemlediler. Daha sonra Japonlar (daha sonra Shiatsu olarak anılacak) geleneksel Japon masajını geliştirmek için, Çin masaj tekniklerine önem vermeye ve onları geliştirmeye başladılar.
Shiatsu'nun temel amacı hastanın enerji seviyesini yükseltmektir. Bu şekilde, artan enerji seviyesi, organların çalışmalarını düzenler ve hastalıklar için doğal bir bağışıklık kazanımını sağlar.
Bu tekniği uygulayan uzmanlar, hastanın enerjisini tekrar dengelemek için vücudun belirli noktalarına baskı uygularlar. Bunun için parmaklar ve avuç içlerini kullanır; başka bir ekipmana ihtiyaç yoktur. Bu tedaviyle birlikte hastalar, fiziksel ve duygusal dengeye erişebilirler.
Yunanistan'a Masajı Tanıtan Sporcular ve Filozoflar (Günümüzden Yaklaşık 800 ve 700 Yıl Önce)
Yaklaşık 800 yıl önce, Doğu felsefesinden gelen masaj; Batı uygarlıklarında bir ilerleme kaydetmeye başladı.
Antik Yunan'daki sporcular, yarışlar için vücutlarını hazırlamada masaj tekniklerini kullandılar. Zaman içinde doktorlar, birçok medikal sorunun tedavisi için masaj teknikleri ile bitkileri ve yağları kombine ettiler. Yunan kadınları da aromatik yağların yararlarını keşfetti ve bunları ciltlerinde güzellik uygulamaları için kullandılar.
Masaj Roma'ya Geldi (Günümüzden Yaklaşık 200 ve 100 Yıl Önce)
200 yıl önce bir doktor olan Galen; farklı türdeki fiziksel sakatlanmayı ve hastalığı tedavi etmek için masaj terapisi kullanmaya başladı. Galen, sağlıklı bir vücudun sırrının egzersiz, sağlıklı beslenme, dinlenme ve masaj olduğuna inanıyordu.
Bu dönemde zengin insanlar kişisel doktorları tarafından evde masaj tedavisi alırken, birçok Romalı, bu hizmeti umumi hamamlardaki doktorlardan aldı. Tedavi alan insanlar önce banyo yapar, daha sonra sirkülasyonu geliştirmesi ve eklemleri rahatlatması için masaj terapisi görürlerdi. Masajlar genellikle cilde faydalı yağlarla yapılırdı.
Avrupa Masajın İyileştirme Gücünü Fark Etti (17. ve 19. yy)
1600'lü yıllarda Batı'da masajın popülaritesi azalmaya başladı. Medikal teknolojideki yenilikler, modern tedavilerin temellerini değiştirdi. Manual tedavi metotları gözden düşmeye başladı.
1600 ve 1800 yılları arasında birçok doktor ve bilim insanı masajın yararlarını gözlemlemeye başladı. Batı teknikleri, 19. yy'a kadar çeşitli gelişmeler gösterdi.
1800'lerin başlarında, İsveçli doktor Per Henrik Ling, İsveç Jimnastik Hareket Sistemi'ni (Swedish Gymnastic System) geliştirdi. Bu sistem medikal jimnastik ve psikoloji ile masajın birleştirilmiş halidir. Bu teknik çekme, baskı uygulama, sıkıştırma ve vurma teknikleri kullanarak bazı fiziksel rahatsızlıkları tedavi etmek için geliştirildi.